GÜNAH

Günahla yıkanan bedeni âciz, çaresiz ve eksik duruyordu karşımda. Başka başka el izleri vardı her bir zerresinde vücudunun. Ve her bir zerre başkasına yahut başkalarına aitti. Yasak olan her şey gibi o da cazipti. Onu kaçırmak istedim buradan, şu herkesin gittiği uzaklara götürmek belki mantıklı olabilirdi ama artık çok güçsüzdüm. Ruhum eskisinden zayıftı ve enfekte olmuştu. Canım, eskisinden güçsüzdü ve derman yoktu dizlerimde tek bir adım atacak. Çaresizdim. Bende, onu herkesin gözünün önüne sakladım. Her gün yanından geçiyorlar ama görmüyorlardı. Saklanmak, göz önünde daha güvenli.

Yorum bırakın